Ben Şimdi Buradayım

Yer çekimine kapıldı bazı yanlarım

Bazı yanlarım gök çekimine

Yırtık pırtıklığım bu yüzden

Ben bu yüzden darmadağınığım

İçim dışıma çevriliyor bu yüzden.

 

Çaresizliğimi sunuyorum son hediye olarak

Zayi bir emek mi olmalı attığım tüm tohumlar

Senin, kabuğundan önce, için mi çatlamalıydı

Tohumlar böyle olmaz

Kabuğundan önce, içi ayrılmaz.

 

Zeminsiz mi kalmalı ayakların

Her şeyi karıştırıp dağınık mı bırakmalısın

Bir başlangıç noktan olmamalı mı?

Herkese öfkelenip, öfkeni mesela

Benden mi çıkarmalısın ya da değerlerimden?

 

Sevdiklerimi mesela,

Eşeği dövemeyen semeri döver hesabı

Hırpalamaktan nedir muradın

Neyin mahsuplaşmasını yaşıyoruz

Ben kimin borcunu ödüyorum

 

Kimin güçsüzlüğüne öfkelendin de şimdi,

Benim dimdik duruşumu eleştirdin

Evet, ben biraz dik duruyorum,

Çünkü yalnız kendi yerime yaşamıyorum

Omuzlarımda duruyor senin aslın ve neslin

 

Sen bunu bilmedin, belki hiç bilmeyeceksin

Öne düşürdüğümü öncü zannedeceksin

Ben yorulacağım; gönlümdeki yanında,

Omuzlarımdaki yükten şikâyet etmeyeceğim

Gitmem gereken yere, yine de gideceğim…

 

Benimle yer değiştirmek istediğin kim

Kimle doldurabileceksin yerimi

Olmuyor işte gördün, yoksa ben değilim,

Yükünü taşımak istemeyenlerin

Yükünü yüklenmeye hevesli

 

Ben demedim, el bana dedi

Bir kutup yıldızı olduğumu

Ben bilmedim, el bana bildirdi

Önde gittiğimi ve ardımın dopdolu olduğunu

Yoksa ben senin ve kendimin telaşındaydım

 

Bilmelisin, gözlerimi gözbebeklerine neden diktim

Senin için ödediğim bedelin boşa olmadığını

Bir kez olsun göstermelisin

Kendi vahyettiğin dininden vazgeçip

Bizim Allah’ımıza yönelmelisin

 

Ben bunu görmeden mi ölmeliyim?

Gözlerim açık mı gitmeli?

Seni bir kumarda mı kaybetmeliyim?

Beni, ben ölmeden önce anlamalısın

Sen benim kaybettiğim sınav olmamalısın

 

Ver gözlerini yıkamam gerekiyor

Gönlünü kırklamam lazım şebiarusa

Ayağının altına koyup dünyanın merkezini

Dört yönünü bir daha göstermem gerekiyor

Orada bir Hızır sana değdirecek elini

 

Bugün, yarın, bu olacak biliyorum

Sen de hicret edeceksin, kendi içinde

Bir şehir kuracaksın gittiğin yerde

Burası son Medine diyecek,

Oraya gelecek olanı bekleyeceksin

 

Benim huzur iklimim

Sudaki halkalar gibi genişlerken

Adanmış ömrümü ve varlığımı

Tümden armağan edeceğim. Ve giderken

‘Ben artık bir yokum ve geldim’ diyeceğim…