KORKARIM TUT ELİMİ SONRA SAKIN BIRAKMA!
Son doruğa çıkarken hayran bakışlar vardıBu yolda yürüyenler hep orayı umardıKalabalıklar bilmez orası: Yalnızlıktırİnlemesi duyulmaz susmayan bir sazlıktır.Bildiklerim artarken saçlarımın akıylaKendimi süslemedim mücevherle takıylaYaladım kedi gibi dinmeyen kanlarımıAnlatmadım kimseye ağrıyan yanlarımıÇaresizce yaşamak, kimse bilmez o demiSilemedim gözümden üzüntüyü, özlemi… Geçmiyor ki ruhumun tanımsız yorgunluğuDüz yoldan bulamıyor hiç kimse olgunluğuYeter deyip kızıyor yeniden başlıyorum Topluyorum ne varsa kendimi taşlıyorumKim bilir ilmek ilmek ördüğüm geceleri Sözlerim söyleyemez saklı düşünceleriAma uykusuzluğum anlatır neyim varsaBazen elde kalemi bahtına ne çıkarsaKaranlık gecelerde onu dinleyen olmazO da sözü susturdu, gördü kimse anlamaz. Düşün dostum, diyelim; elmanın tadı vardırBir ağaç gösterelim her dilde adı vardırBir gözü de her kişi bilir kendi dilinceAynı anlamı verir söz diline gelinceAma bir gözyaşını gösterince susarlarAhlaktan, adaletten söz etmez yeri darlarGöz dilini bilenler bilir yaşın renginiNasıl bilirse kişi damarda kan renginiGözyaşı kızıl akar yükselirken çığlıklarÂhı duyunca bil ki yıkılacaktır dağlar. Sanma zaman zalimin yaslandığı kucaktırMazluma hep zemheri, sanma zulme sıcaktır.Her konuda fikrin var, söyle ne istiyorsanSözü çoğaltma artık bir yara da sen sarsan‘Ömrü koyup masaya adanmak zor’ diyorsunBaş vermek zor geliyor, sen de ‘Boş ver!’ diyorsunOrta harfi ‘o’dur bak ne varsa ‘boş!’ dediğinGün gelir de görünür özünde gizlediğinBilmeli değil midir her insan sevmek nedirKişi gönüllü koşar ölüme ne diyedir? Sevmek kendini yarda yok saymak değil aslaVe benim sandığına sahiplik ihtiraslaÇünkü bu bir yanılgı, sevmek hep yaşamaktırBir iken iki olmak, yarda sefa bulmaktır.Sense cefa yolunu seriyorsun önümeAcı biber sürerek en aydınlık günümeBir karanlık gölgeyi üstüme çektin durdunBu arada boş durmaz boş laflar da okurdunKuşandığım yalnızlık yar oldu o zamanlarGözlerimi kör etti başımdaki dumanlar. Dar etti tek yanılgım geniş evreni banaBen de şiirler yazdım sevgiden aşktan yanaGönlümü yaslayacak bir yer aradım durdumNice yıllar tükettim, çok yoruldum, oturdumÜşüdü şu yüreğim hep üşüdü titrediSorularımı sordum, beni hiç dinlemediGözlerimde buz tuttu baktığım her ne varsaNasıl ki sular böyle hep engine akarsaBen de aktım zamanın önünde bir sel gibiDöküldüğüm kuyunun görünmedi ki dibi… Dedim ki: Ey karanlık örttün kabirlerimiGörmedin ki sen benim sessiz zincirlerimiÖzgürlük ne bilmezsin sen zincire hayrankenEy tutsaklık! Mutludur, hoşnuttur ezik kölen.Her yara kabuk bağlar dediler, bağlamadıBastılar kor demiri yaramı dağlamadıBu ateşte yanarken herkes yalnız kendisiSanacak bu dünyanın bir tanecik incisiŞimdi anladığımı gücüm yok anlatmayaBilmem kim razı olur baldıranı tatmaya. Doğru diye bildiğim ne varsa yanlış çıktıBen nasıl görmemişim tüm gerçekler açıktıŞimdi bilmem çekinip korkup pusacak mıyım?Bunlar yanlış demeyip yoksa susacak mıyım?Ne yapayım gerçeği haykırmayan bir leşiBeyin sancısı çekip gerçeği gören kişiGeçmişteki yanlışa hoşça kal diyemezseDar geçitten geçiren giyecek giyemezseBilmezmiş yürümeyi bugünün yollarındaHep geçmişi taşırmış zihninin kollarında. Bu kaçıncı seraptır görüp gerçek sandığımYar diye kucaklayıp kor ateşte yandığımBu kaçıncı yanılgı, kaç pişmanlık acısıZihnimde bu kaçıncı zor doğumun sancısı…Nedir sözlük anlamı bakmadan tek bir kereSözlerimin cemresi düşerken orta yereNeydi benim gönlümde benimle dağlar aşanNeydi şu yüreğime usulcacık yaklaşanBen koşarken bakmadım arkamda izlerimeNeydi öyle sıcacık dokunan sözlerime Korkarım öğrendiğim gerçekler karşısındaKârım ne oldu bilmem bilginin çarşısındaYüz yılların zanları hakikatin yerineZihinlere oturmuş, zerk olmuş en derineHiçbir temeli yokmuş bir tek görüşün bileBu nasıl bir suskunluk tek kişi gelmez dileHerkes tanrılarını anarken gece gündüzBir ben kimsesiz kaldım, bir ben çaresiz, öksüzMadem böyle ey Rabbim sen de beni bırakmaSevgimi koy kantara yanlışlarıma bakma Korkarım tut elimi sonra sakın bırakma… Ayten DURMUŞ