Ey gece!
Bugün Recep’in ilk Cuma gecesi
Regaip yani, istediğimiz şey belli
Hilâl tüm umutlarımıza ad olan müstear
Gündüzalp ve Karahan’ın ellerinde geldi
Atıldı temel, dikildi sütun, çatıldı kemer, örtüldü kubbe
Konuldu üstüne alem
Ve elbette alem: Hilâl
Kitabeyi boş bıraktık şimdilik
Yürek terlerimizle, iyi yazılsın diye
Aşkın rengiyle taşa kazılsın adımız
Buluşur orada belki bizimle ecdadımız.
Şu gezinen toy delikanlılar mangal yürekli
Şu genç kızlarda cesurları utandıran cesaret
Onların güçsüz omuzları kaldırdı her şeyi
Çağ kapayıp, çağ açtılar
Yiğitlik meydanına alın teri saçtılar
İşte öğrendik, hangi ninniyle büyürse bebek
O nağmenin alemdarı oluyor…
Nerede o esamisi diyar diyar savrulan
Adları kendilerinden büyük yazılan
Tek adamlar, tek kadınlar
Kendilerini vazgeçilmez sandılar
Asırlarca hüküm süreceklerine inandılar
Olmadı. Olmaz. Kader var kader
Kaderin bazısını şehitlerin duası belirler
Üstelik ölüm var,
Sonra teklik ne demek
‘Teklik Allah’a yakışır.’
Geri kalanda tek olan sıfırla çarpılır.
Evet, gördünüz sizden geçtik
Ve sizin her şeyinizden vazgeçtik…
Temel benim, sütun benim, kemer benim, kubbe benim
Öyleyse ben burayı kendi değerlerimle döşeyeceğim.
Hiç kimse bana devşirilmiş laflar etmesin
Biz geldik, söyle iklime, mevsim değişsin
Bize her gece Regaip, ne istediğimiz belli
Hilâl tüm umutlarımıza ad olan müstear
Gündüzalp ve Karahan’ın ellerinde geldi
Ve konuldu yere düşmüş bir Kitabın altına…